İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan hakkında verilen tutuklama kararı ile ilgili sert açıklamalarda bulundu. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) tutuklu Cumhurbaşkanı adayı olarak gündemdeki hukuksuzluklara dikkat çeken İmamoğlu, iktidarın uygulamalarını eleştirdi.
İktidarın Operasyonlarına Dikkat Çekti
İmamoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Türkiye'nin her gün yeni bir hukuksuzlukla karşı karşıya olduğunu ifade etti. Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın altı aydır tutuklu olmasının sebebinin "içi boş bir dosya" olduğunu vurgulayan İmamoğlu, "Kürt vatandaşlarımızı yönetime dahil etmek" gibi bir iddia ile haksız yere cezaevinde tutulduğunu belirtti. İmamoğlu, iki gün önce iktidar ortağının benzer suçlamaların geçersiz olduğunu ifade etmesine rağmen, savcılığın Şahan’ın tutuklanmasını sağlamak için harekete geçtiğini kaydetti.
Adalet ve Hukuk Vurgusu
İmamoğlu, açıklamasında adaletin ne kadar uzakta olduğunu sorgulayarak, "Amaç belli; iktidar ortağını kırmadan, çalışma arkadaşımı haksız bir biçimde cezaevinde tutmaya devam etmek. Bunun neresinde adalet var?" şeklinde ifadelerde bulundu. Şahan’ın tutuklanmasının ardından, cezaevlerinde mağdur olan birçok insanın iddianame beklerken, bir belediye başkanına yönelik şafak baskınlarının devam ettiğine dikkat çekti. Bu baskının Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu ve ekibine yapıldığını da sözlerine ekledi.
İmamoğlu'ndan İktidara Çağrı
İmamoğlu, iktidara seslenerek, "Artık yeter! Anlıyoruz, çaresizsiniz. Anlıyoruz, korkuyorsunuz. Anlıyoruz, ilk seçimde gideceğinizi siz de biliyorsunuz. Ama zerrece vicdanınız varsa, millete bu kötülüğü yapmaktan vazgeçin" dedi. Bu sözlerle, iktidarın uygulamalarının sona ermesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, "Ne yaparsanız yapın, bizi yolumuzdan çeviremeyeceksiniz. Türkiye'de hukuk üstün olacak" diyerek, gelecekte daha adil bir ülke inşa etme hedefini yineledi.
İmamoğlu'nun açıklamaları, Türkiye’deki politik atmosferdeki gerilimleri gözler önüne sererken, yerel yönetimlerin ve belediye başkanlarının karşılaştığı zorlukları da gündeme getirdi. Bu durum, Türkiye'nin demokrasi ve hukuk devleti anlayışı açısından kritik bir dönüm noktasını işaret ediyor.